Ana içeriğe atla

Bitmeyen Umudumuz Hatay: Vol-2

Hatay'a gittiğim ilk gün Hatay Ortaokulu'na ziyarette bulunduk. Öncelikle okula gittiğimde girişte bir şey çok dikkatimi çekti. Girişte Piyano vardı. 

Küçük bir anekdot benim büyük kızım Melissa Erenköy Işık'a gidiyor ve ben Işık'a yazılmasını o doğmadan hayal etmiştim. Hatta okula isim yazdırmakta gecikmişiz bildiğiniz torpille listede üste aldırdık adını :)

Kızımın okulunda da piyano var. Melissa'da piyanoya ilgili. Gelelim Suadiye'de Mediha Tansel adında bizim oy kullandığımız bir devlet okulu var ki o okul minik bahçesi ve olmayan piyanosuyla şirin bir okul. Yalnız ben Hatay Ortaokulu'ndan içeri doğru adım attığımda tüm bu bilinçaltımdakilerle bir anda kendimi Hatay-Işık-Medaha Tansel karşılaştırmasında buldum. Sonuç olarak Meliha Tansel'i vırt diye eledim.

Piyano önemli mi? Hem evet hem hayır. Önemli demek ki birileri çaba veriyor. Önemsiz ilgisi olmayan bir çocuk için de hiçbir önemi yok.



Buradan çıkardığım aslında okul öğretmenleri kadar müdürün de ne kadar önemli olduğuydu. Bir okul müdürü okulu ileri gitmesi için çabalıyor, imkanlar yaratıyor, piyano, robot yarışları hatta güzel Kuran okuma yarışması yapıyor. Sorsanız Melissa devlette okuyabilir mi? Böyle bir müdürü olan okulda hem de Hatay'da pek tabi.

Hatay Ortaokulu'nda başladım çocuklara robotları anlatmaya ve sonra dedim ki sorusu olan var mı? İlk soru çok zor gelse de sonu hiç bitmedi. Üzücü olansa çocukların göçük altındaki yakınlarına nasıl ulaşacakları sorusunun üst üste gelmesiydi. Onlara GSM çalışmasa bile çözüm olarak başka haberleşme türlerinin olduğunu mesela Lora kullanabileceklerini ama asıl çözümün binaların yıkılmamasının olması gerektiğini uzun uzun anlatmaya çalıştım ama yine aynı soru ya yıkılırsa oldu :(

Sonraki okul Odabaşı 75. yıl Ortaokulu oldu ki burada da muhteşem bir müdür, çocuklardan sorular ve projeler hatta müdürün okula kendisini adaması kesinlikle takdire şayandı.

Son okul ise bir meslek lisesiydi ve garip olan Ortaokul öğrencilerinden daha az soru geldi. Belki hayata karşı daha umutsuz bir yaklaşımda olmaları ve o bölgede yaşananları daha derinden hissetmeleri onları biraz da içlerine kapatmıştı. Ama gözlerinin en dibinde pırıl pırıllardı.

Son bir Hatay yazısı daha yazıp Kopenhag'a giden ödülümden bahsedeceğim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Day-7: Plug&Play

Evet Silikon Vadisi ile ilgili son yazımı da yazıyorum. Son ziyaretimiz değil ama konsept aynı arkadaşlar. Hatta Özlem Çetin Aslan konuyu da çok güzel özetlemiş.  Plug&Play 'in sahibi İranlı kilim üreticisi SF ortasında muhteşem bir hub oluşturuyor. 20'ye yakın vertical yüzlerce investor ve entrepreneur ların birleşim noktası. Türkiye'de de ofisi bulunuyor.  ______ Özlem'in notlarını linkleyemedim ama kendisini mutlaka takip etmelisiniz. Notları aşağıda okuyabilirsiniz:  '🌟 Silikon Vadisi İzlenimlerim🌟 Geçtiğimiz günlerde, Girişimde Kadın Gücü programı kapsamında TÜRKONFED - Turkish Business Confederation ve Türkiye İş Bankası heyetleriyle birlikte Silikon Vadisi ziyareti gerçekleştirdiğimizden bahsetmiştim. Kısa ama oldukça yoğun geçen bu gezi, beni oldukça etkiledi. İşte bu geziden izlenimlerim: 🌐 Silikon Vadisi Nedir, Neden Farklı? Öncelikle şunu söylemeliyim Silikon Vadisi, Mountain View, Palo Alto ve San Jose gibi şehirleri kapsayan bir bölge. Anca...

Özgür Demirtaşla olan Konuşmalarımızı İfşa Ediyorum.

Ayşe Arman nasıl adını duyurdu arkadaşlar? Yok mastürbasyon hikayesini anlattı, doğruysa :) İlk kez nasıl sevişti? Dünyada tek sevişen o zaten :)) Gündemin dikkatini çekti. Ben tabi o kadar ucuz olmayayım o kadar da ünlü olmama çok da gerek yok derken gün geçtikçe popüler isimler de hayatıma dahil oluyor. Yeni dernekler, yeni etkinlikler ve benim malum snob tavrımla günleri geçiriyoruz. Geçen gün biri dedi ki sen şunu çok iyi tanıyorsun. Onlar günde 100 milyon yazıyor. Ben içimde milyon, milyar derken bir yandan da diyorum ki yok aslında o kadar tanımıyorum. Arkadaşım diyor ki saçmalama tüm etkinlik boyunca beraberdiniz, ben tabi ilk bakışta nasıl sünepe gördüysem, tüm fotoğraflarda en uzağındayım, hatta orada olduğunun çok da umrumda değil :)))) Dün spor salonundayken benim gibi gediklisi bir ünlü geldi. Başta PT'ler yanından düşmüyor. Ben de onu değil annesini beğeniyorum mükemmel oyuncu diye neyse baktım bu benim istasyonu etrafındaki guruhla kaplayacak en iyisi dedim ki mat bul...

What if God One of Us?

Çok sevdiğim bir kitap serisinin son kitabı çıktı ve ben ilk kitaptan itibaren yeniden okumaya başladım. Kitap bol bol mitolojiye, efsanelere ve masallara atıf yapıyor. Tam o esnada da bir arkadaşım aradı. Ben de kitaptan bahsetmeye başladım. Dinsel noktasına değindik ve neden olmasın dedik? Fizikte ya da diğer bilimlerde keşfedilebilen kısımlara açıklamalar gelir. Ölçe bildiğiniz şeyler için yorum yapabilirsiniz. Eğer bir ağacın mutluluk seviyesini ölçemiyorsanız o ağacın mutluluk hissi yok demek değildir. Siz henüz bu keşfedememişsinizdir. Bu arkadaşımla babasını kaybeden çok sevdiğimiz bir arkadaşımızdan bahse başladık, dedik ki mezarına gidiyor ve babası herseyi anlıyor. Biz onun ruhunu göremiyor olmamız onun bizi görmediği anlamına gelmez. Tüm kadim dinler, mitolojiler ve geleneklerde ölümden sonrasındaki yaşamdan bahsediyorsa onun ruhu benim sağ yanımda göz kırpıyor olabilir.  Belki şarkıdaki gibi ya Tanrı bizden biriyse?