Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Aralık, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mutlu Yıllara!

2018 çok güzeldi. Yeni mahallemiz, yeni okulum, yeni hobilerim, hayatıma yeni çok şeyler girdi. Bir de geçmişten devam eden mirasımız: aile bağları, arkadaşlık ve alışkanlıklar. 2019 hedeflerimi henüz yazmadım ama en geç pazartesi bir kağıt bulup yazacağım. Siz de yazın, yeniliklere açık olun ve hep sevin. Bu yazıyı okuyan, seni seviyorum.

Ester Hanım Demeyin Bana!

Benim 0-9 yaşım Ömerli'de. 10-17 yaşım Ümraniye'de. 18-22 Sakarya'da. 23-26 yaşım Gölcük'te. 27 yaşım da Üsküdar'da geçti. Geçen sene de Suadiye'ye taşındık. En sevdiğim yer Suadiye en az sevdiğim yer de Sakarya oldu. Geçen sene yeni apartman yeni komşular. Herkes bir değişik. Eskiden toprak sahibi olanlar tabi başka havalar. 60-70 yaş arası bir çift var. Ester Hanım ve Anri Bey, Anri Bey Türkiye Ester Hanım İsrail doğumlu.80 darbesinde Anri Bey İsrail'e gidiyor ve orada Ester Hanımla tanışıyorlar. Kendilerinin apartmanımızda topraktan bir daireleri var, karşılaştıkça güzel güzel anlatıyorlar. Ester Hanım kendisine Ester Hanım denmesini istemiyor. Ester diyin diye kızıyor. 60 yaşında bir kadına nasıl dersin Ester? Hangi özneleri aradığımı tahmin edebilirsiniz =) Haftasonu evlerine konuk olduk ve bir hikaye anlattı. Neden hanım denmesini istemiyor öğrendik. Ester 1970li yıllarda üniversiteden mezun oluyor ve devlette işe başlıyor. Çalıştığı d

Annelik

Geçen günlerde akşam 11 civarı kocam koltukta sızmış. Isı, nem ya da ışıktan etkilenmiyor, uyuyor. 12 civarı Melissayı yatağa çekmeye çalışıyorum. Meloş'un klasik taktikleri, anne süt, anne çişim geldi, anne su, bunlar bittiyse ben yanında uyumayayım diye gıgıgı, kıkıkı sesler çıkarma. Cycle'ı tamamlıyoruz. Anne süt dedi, sütü de yarım saat önce içmiş, başucumdan alacağım saat gece 01:00. Diğer biberonunu tam bitirmemişti, hepsini gerçekten içerse tekrar süt koyacağım. Başucumuzdan biberonu aldım ve Meloşa uzatırken başımdan aşağı buz gibi(oda ısısında) su döküldü. Biberonu alacağımı başucumuzdaki suyu almışım. Meloşa uzatırken de kendi başımdan aşağı bir bardak su dökmüşüm. Verdiğim ilk tepki neydi, 1-Uyanmak, 2-Melissa sana su geldi mi demek olmak. Genelde sakin biri olduğum için ne güzel Melissa'nın üzerine su gelmedi dedim.. Yatağın ıslak kısmına başka yorgan attım. Sütü ısıtıp Veysel'e teslim ettim.

Arabamın Bagajındaki Çocukluğum

Yaklaşık 8 yıl önce böyle bir not almışım, yıl 2011... Her zaman romantik bir yapım var her zaman çocuksu. Şuan yazının içeriğini hatırlamasam da hep dolu olan bagajımla ilgilidir diye düşünüyorum. Bugün baksak ayakkabılarım, bir kaç kitabım, bir kaç Time dergisi vardır. Zaman akarken içimizdeki çocuk da belki evrimleşiyor, biz büyürken içimizdeki çocuk da büyüyor ve bence iyi ki öyle oluyor.

Anne

Dün çocuk gelişimiyle ilgili kitap okuyorum. Ben kitabı pek beğenmedim. Ama sonundaki hikaye çok etkiledi beni. Yazarın büyük annesi 13 yaşında Anne oluyor ama bebeği ilk doğum esnasında ölüyor. Anne de dışarı çıkıp ağlamaya başlıyor. Kayın validesi gelip bir tokat atıyor, öyle her şeye ağlanmaz diyor ve kalkıp ev işine koyuluyor. Bu Anne artık hiç bir şeye ağlamıyor. Yazar da diyor ki kaybettiğin çocuğuna da ağlamazsan hayatta daha neye ağlarsın ki? Benim canım rahmetli ananem 7 çocuğunu da Kars'ın köyünde doğurmuş. Benim normal doğum yapmamın en büyük ilhamı oydu.  Cezaevlerinde, tarlada, kocasından dayak yerken, çeşitli genetik hastalıklarla o ya da bu şekilde milyonlarca kişi anne oluyor. Bazı şeyleri çok da abartmamak lazım.